Gelenekselden Günümüze Tiyatro ve Karagöz'ün Gelişimi

Karagöz oyunu aslında bir gölge oyunudur. Rivayetlere göre Karagöz ve Hacivat, Orhan Gazi döneminde Bursa’da bir camii inşaatında çalışan kişilerdir. Camii inşaatı ikisinin eğlenceleri ve insanları eğlendirmeleri sevmelerinden kaynaklı olarak aksamış ve Orhan Gazi tarafından idamları uygun görülmüştür. Bu gösteri sanatının temelleri uzak doğuya dayanmaktadır. Uzak doğudan, Balkanlara kadar süregelen bu kültür ile Türkler ilk olarak, Özgür Atkın’ın anlatımlarına göre Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferinde karşılaşmışlardır. Rivayet odur ki Sultan Selim, Mısır’da bu oyunu görür ve oynatıcısı olan Şeyh Küşteri’yi yanına alarak İstanbul’a gelir. Şeyh Küşteri, İstanbul’dan sonra Bursa’ya geçmiştir ve burada çarıkları ile Karagöz ve Hacivat oyununu, ölümlerinden seneler sonra tekrar onlara hayat vererek yaşatmıştır. Osmanlı’da Karagöz oyunlarının gelişmesi bu şekilde oluşmuştur.

Karagöz Oyunu Nedir?

Karagöz, şeffaflaştırılmış deriden yapılan tasvirlerin, arkadan verilen ışıkla beyaz perde üzerine yansıtılması temeline dayanan, değnekler yardımı ile oynatılan, söze dayalı Türklere özgü gösteri türüdür. Bu oyunu oynatan kişiye Hayali ya da Hayalbaz denmektedir. Karagöz oyunu Osmanlı’nın kozmopolit yapısını da içerisinde entegre olarak bulabileceğimiz bir gölge oyunudur. Oyun esnasında birçok karakter kullanılmaktadır bunlara örnek olarak: Zenne, Laz, Bebe Ruhi, Kürt, Kastamonulu, Rum, Arap gibi birçok betimsel karakter vardır. Her karakter sahneye girerken kendilerine ait olan şarkıları ile beraber sahneye girmektedir.

Karagöz oyunu dört bölüme ayrılır. Bunlar: Mukaddime, Muhavere, Fasıl ve Bitiş olarak adlandırılır. Hayali oyunu oynarken ona yardım eden kişiler de vardır. Şarkıları, türküleri okuyanlara “yardak”, tef çalan yardımcıya da “dayrezen” denir. Günümüzde Karagöz sanatçısına yardım edenlerin tamamına “yardak “denilmektedir.

Karagöz oyunu insanları eğlendirmek üzerine kuruludur. Bunu yaparken eleştiriyi de kullanır. İnsanlar iki tezat karakterin (Karagöz-Hacivat) konuşmalarından ve tartışmalarından keyif alırlar. Oyunda bulunan diğer karakterlerinde sahneye çıkması ile beraber hikâye daha eğlenceli bir hâl alır.

Karagöz Oyunun Osmanlı’nın Son Dönemindeki Durumu

Tanzimat ile beraber gelen batı tiyatrosu, Geleneksel Türk Tiyatrosunu ve Karagöz oyununu da çok etkilemiştir, ilgi ve alakanın azalması ardından da I. Dünya Savaşı’nın patlak vermesi ile beraber oyun ve Hayaliler perdelerden yavaş yavaş çekilmiştir. Cumhuriyet zamanında Halk Evlerinde (1932-1952) bu sanatı canlandırma çalışmaları yürütülmüş fakat Halk Evlerinin kapatılması ile son bulmuştur. 1970 yılına kadar ise bireysel çabalar ile ayakta durmaya çalışan Karagöz sanatı Kültür Bakanlığının destekleri ile tekrar canlandırılmaya başlanmıştır.



Karagöz oyunu hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz aşağıdaki linke tıklayarak Özgür Atkın ile yaptığımız etkinliğimi izleyebilirsiniz.

Yazar: Eren Çıtak

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ran: Samuray Kültürü ve Zen Budizm Bakışından

Kuklaların Dünyasına Yolculuk

Hollywood’un ve Yeşilçam’ın Küçük Çarkları: B Film ve Avantür Film Üzerine